Olaylar ve yorumlar: Kafkas 2020 tatbikatı, Başkurdistan, Sevilla haritası,
Birleşmiş Milletler 75. yıl toplantıları, Asya Yüzyılı, Yuan ile ticaret...
|
1) ABD temsilciler başkanı; Nancy Pelosi’nin Başkan Trump’ın nasıl davranacağı sorduğunda “olacaklara bakacağız” demesi sonunda “Siz Türkiye’de değilsiniz, burası bir demokrasi ülkesi” demesi talihsizliğine verilecek tek bir yanıt var:
ABD, dünyamızda son 70 yılda çıkarları için 100 milyondan fazla insanı acımasızca katletmiş bir ülkedir. Sen git getirdiğiniz demokrasiyi; askerlerinizin alçakça tecavüz ettikleri Irak’taki kadınlara sor, siz demokrasinizi Afganistan’da sadece yeni geliştirdiğiniz silahları denemek için yüzbinlerce insanı acımasızca katlettiniz. Aslında siz ABD’li Temsilciler Başkanı hanımefendi, sizin demokrasinizle ilgili söylenecek daha çok şey var ama daha fazlasına değmesiniz…
2) Rusya’nın Kafkas 2020 stratejik tatbikatı;
Rusya’nın 80 bin askerle katıldığı bu tatbikata Belarus, Çin, Pakistan, Ermenistan, Myanmar’dan yaklaşık 1.000 askerle katılıyor. Gözlemciler ise Azerbaycan, Endonezya, İran, Kazakistan, Tacikistan ve Sri Lanka…
Sorum şu? Neden Türkiye yok ne katılımcı ne de gözlemci olarak…
Sayın Lavrov; ülkenizden S400’leri biz almadık mı?
En ballı Nükleer tesisin ihalesini size vermedik mi?
Çok seçeneğimiz olmasına karşın en pahalı petrol ve gazı sizden almıyor muyuz?
Son olarak, tam son günlerde ABD’nin ülkemize çirkin saldırıların yapıldığı Yunanlılarla üstelik sınırlarımızda tatbikat yaptığı günlerde ülkeme yaptığınız davranışı kınıyorum...
3) Başkurdistan, Kaynak Sputnik haber 21.09.2020
Başkurdistan Cumhuriyeti Türkiye’de resmi temsilcilik açıyor. Türk iş dünyası da bu ülkeye yoğun ilgi duyuyor. Pek çok ortak proje gerçekleştirilmesi bekleniyor, özellikle ülkemizden çok deneyimli inşaat sektöründen beklentileri var. (Bu arada İzmir ili Urla Belediyesi ile Başkurdistan Cumhuriyeti Sibay Belediyesi arasında işbirliği ve kardeş kent anlaşması var.)
4) Sevilla haritası; Ülkemizi uzun süredir Antalya körfezine hapis eden ve Akdeniz de en büyük kıyısı olan ülkemizi Akdeniz’de yok sayan bu harita için (ki bu harita İspanyanın Sevilla kentinde Deniz Hukuku Üniversitesinde hazırlanmıştır.) Avrupa Birliği (AB) bu haritanın resmi belge olmadığını ve AB için hiç bir hukuki değeri olmadığını açıklamıştır. Türkiye zaten yıllar boyu bu haritanın geçerli olmadığının mücadelesini yapıyordu.
Bu gelişme gösteriyor ki Türkiye Ege’de bir Deniz Hukuku Üniversitesi kurulmasının önemini anlamalıdır. Önümüzdeki yıllarda Deniz hukuku çok önem kazanacaktır. Deniz hukuku akademisi için en uygun şehir bence İzmir’dir.
5) Bir alçakça saldırı da Fransa’nın aşırı sağcı lideri ve İslam düşmanı Le Pen Cumhurbaşkanımız Sayın Erdoğan’ın Makrona yönelik sözlerine karşın “bu tehditlere karşın Makron ile milyonlarca anlaşamadığımız konu varken Cumhurbaşkanı Makron’un arkasındayım” diyebiliyor.
Bu fanatik milliyetçi kadın ayrıca tam bir İslam düşmanı, Cuma ve bayram namazlarında kaldırımlarda namaz kılmak zorunda kalan Müslümanları işgalci Nazilere benzetebiliyor.
Peki Ben soruyorum? Bizim ülkemizde sözde Müslüman geçinenler ne yapıyorlar?
Ve yine Bizim ülkemizde sözde milliyetçi geçinenler Sizin bir yanıtınız olacak mı?
Ve son olarak size soruyorum Sayın Makron, Le Pen bu açıklamaları ile siz de İslam karşıtı olmuyor musunuz?
6) Birleşmiş Milletler 75. yıl toplantıları;
Bu toplantılarda Sayın Erdoğan konuşması ön plana çıkarıldı. Zaten Sayın Erdoğan öteden beri BM yapısına hep karşıydı. Beş ülkenin dünya siyasetini bloke etmesini sürekli eleştirmişti. Bu kez de aynı konuları savundu fakat bu toplantıda Putin in Çin lideri Şi Cinping konuşmaları hakkında her hangi bilgiye şimdilik ulaşamadım.
Ancak bu toplantıya Damga vuran çok önemli konular oldu:
a) Dünya Ekonomik Forumu Başkanı Klaus Schwab; düzensiz, sınır tanımayan bir Liberalizm anlayışının miadını doldurduğunu söyledi ve devamında “sosyal ve ekonomik eşitsizlikler daha da artacak. Adaletsizlik ve doğa tahribi ilerleyecek eğer biz harekete geçmezsek şiddete dayalı çatışmalar ve devrimler gibi değişik yollardan çözümler devreye girecektir. Tarih bize bunu öğretiyor.”
b) Dünyadaki dengeleri değiştirecek bir gelişme;
Dışişleri bakanımız Sayın Mevlüt Çavuşoğlu video Konferans yöntemi ile düzenlenen Asya’da güven arttırıcı önlemler Konferansı (CICA) Dışişleri Bakanları özel toplantısında 21. yüzyılı “Asya Yüzyılı” yapacağız dedi.
“Dönem başkanlığını devir alan Kazakistan’ı kutluyor, devreden Tacikistan’a teşekkür ediyoruz” dedi
Şüphesiz ki bu konuşma için kesinlikle Sayın Erdoğan’dan izin almıştır.
Dünyamızdaki dengeleri kökten değiştireceğine inandığım bu gelişmeyi çok önemsiyorum.
c) Şimdi ülkemiz ile ilgili bir ürkütücü gelişmeden söz etmek istiyorum;
Geçtiğimiz günlerde televizyon yayınlarında alt yazı geçti İstanbullun barajlarında su çok tehlikeli seviyelere düşmüş. Bunun üzerine konunun ülkemizdeki en yetkin uzmanı dursun Yıldız’ı aradım. “Eğer su rejimini iyi yönetemez isek tehlikenin çok yakında” olduğunu söyledi.
Sayın İstanbul Büyükşehir belediye başkanı uyarıyorum; İstanbul’un iki efsane başkanı geçmişte su krizi nedeni ile koltuklarını kaybettiler.
Sayın başkan, Sayın Dursun Yıldız’a danışmanlık verebilirsiniz.
İstanbul için İkinci risk ise pek çok uzmanın uyardığı gibi hızla yaklaşan deprem. Onun için de şimdiden tedbir alın ve özellikle o çok güvendiğiniz inşaat sektörünü görevlendirin ve derhal okullarımızı güçlendirin ve geleceğimiz olan çocuklarımızı bu yaklaşan felaketten kurtarın.
d) Vakıfbank Yuan ile ticaret
Bugün size dünyanın geleceğini etkileyecek bir başka gelişmeden söz etmek istiyorum.
Vakıfbank Yuan ile ticaret dönemini başlattı. Vakıfbank genel müdürü Abdi Serdar Üstünsalih yaptığı açıklamada “Ekonomi yönetimimiz de stratejik öncelikli, konulardan biri olan yerel para biriminin dış ticaretin finansmanı noktasında somut adımlar atıyoruz. Vakıfbank olarak Çin ile dış ticaret yapan müşterilerimize ödemelerini Çin Yuan’ı cinsinden yapma imkânı sağlıyoruz.
Bu konuda bir başka gelişmede, Malatyalı girişimci Çinli devi Türkiye’ye getirdi. Çinli şirketin Türkiye müdürü yuan ile ticaret yapılabileceğini söyledi.
Size söz ettiğim bu gelişmeleri çok önemsiyorum.
Yıllar boyu dolara hükmeden ABD’nin dünyayı bu sınırsız dolar saltanatı ile nasıl sömürdüğünü ve dolarla ticarete karşı çıkan Kaddafi gibi Saddam gibi ülkelerin başına gelenleri bildiğim için ABD’nin saltanatını sona erdiren bu gelişmeleri çok önemsiyorum.
Şimdi geriye çok önemli iki olay kaldı.
Birincisi ABD ajanlarının 15 Temmuz günü Büyükada’da ülkemiz adına yaptığı darbe girişimi için ülkemiz en az 30 milyar dolarlık dava açmalı ve önümüzde ki günlerde Artık Kuzey Kıbrıs Türk cumhuriyetinin tanınması yazılarımı önümüzdeki haftaya bırakacağım.
ÇOK ÖNEMLİ NOT: Sayın Osman Akbaşak son yıllardaki yazılarımı topladı. İlgilenen dostlarım şuradan ulaşabilirler:
http://www.osmanakbasak.com/Konuklarim/Orhan_Ayber/Orhan_Ayber_Yazilar.htm |