Atatürk’ün izinde Anadolu’yu yeniden keşfetmek isimli yazılarımın beşincisi oluyor. Ancak kolektif bir çalışma olan bu yazı dizisi ile ilgili Anadolu’muzdan gelen destekler bitmiyor.
Bugünkü yazımı Anadolu’muzun kültürel zenginlik- lerinden başlıyorum.
Dünya kültür mirasına girmiş (şimdilik) 18 doğal ve kültürel varlığımız; bunlar Tüm insanlığın ortak mirası olarak kabul edilen doğal ve kültürel dünyaya tanıtmayı amaçlayan ve toplumlarda bu varlıkların korunmasına yönelik bilinç oluşturmak için UNESCO tarafından kabul edilen 18 kültür varlığımızdır.
1) Efes antik kenti
2)Diyarbakır surları, Hevsel bahçeleri
3)Nemrut dağı
4)Pamukkale Hierapolis milli parkı
5) Kapadokya göreme milli parkı
6) Safranbolu
7) Selimiye Camisi
8) Cumalı Kızık köyü (Bursa)
9) Bergama antik kenti
10) Çatalhöyük neolitik kenti
11) İstanbul tarihi alanları (Doğu Roma ve Osmanlı dönemi anıtları)
12) Hattuşaş (Çorum Boğazkale ilçesi)
13) Ksantsos Letoon (Fethiye)
14) Ani arkeolojik alanı (Kars)
15) Göbeklitepe (Urfa)
16) Truva antik kenti
17) Afrodisias antik kenti
18) Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası (Sivas Divriği ilçesi)
Yazımın başında bu kültür miraslarımız için şimdilik demiştim. Ancak bana ulaşan daha nice kültürel zenginliklerimiz var ki. Onlar başka bir yazı konusu olabilir.
Sayın Dursun yıldız ve İstanbul belediyesi İSKİ tarafından düzenlenen İklim değişikliği ve su yönetimi sempozyumunda şu kararların uygulanmasında görüş birliği oluşmuştu. 15 maddeden oluşan kararların sadece çok önemsediğim şu 3 maddesinden söz edeceğim.
1) Türkiye’de su ve kanalizasyon idareleri birliği oluşturulmalıdır.
3) İstanbul’a yönelik su yönetiminin sürdürülebilir olması için hızlı nüfus artışı kontrol edilmelidir.
15) İstanbul’a yapılması tartışılan kanal Avrupa yakasının içme sularının %65 büyük risk teşkil etmektedir.
1,35 milyon kişiye su sağlayan Sazlıdere barajının tamamı devre dışı kalacaktır. Kanala harcanan kaynakların bu kentin deprem güvenliği veya diğer hayati ihtiyaçları için kullanılmalıdır.
Korona virüsten dünya nasıl bir ders almalı?
Dikkat edin dünya ülkelerinin bütün büyük kentleri ABD’de New York, Fransa’da Paris, İngiltere’de Londra, Rusya’da Moskova, Japonya’da Tokyo ve maalesef ülkemizde de İstanbul.
Bugün İstanbul’un nüfusu 15,520 milyon, bu nüfus ile İstanbul 130 ülkenin nüfusunu geçiyor.
İstanbul bugün 98 milletvekili ile 35 ilin toplam vekil sayısını geride bırakıyor. Anadolu’yu her türlü kararda bloke edebiliyor.
İstanbul Belediye Başkanının iktidar tarafından nasıl bir saldırı altında olduğunu bildiğim için, kendisini uyarmaya pek dilim varmıyor ama bu kaçıncı uyarım bilmiyorum.
Lütfen Sayın Başkan, hem ülkemizin geleceği için hem de İstanbul’un geleceği için bu şehrin nüfusunu hiç olmazsa 9-10 milyon bandına çekin.
Son sözlerim hızla artan hayat pahalılığı, hızla artan işsizlik ve bu nedenlerle hızla artacak suç olaylarını engellenemezsiniz
ÇÖZÜM ANADOLU’MUZDUR...
Bu kez de Anadolu’muzun insan zenginliklerimizden söz edeceğim. Gazi Mustafa Kemal Atatürk o zor günlerde yurt dışına binlerce öğrenci göndermiş ve onlara şu sözlerle onurlandırmıştı. “Sizleri birer kıvılcım olarak gönderiyorum. Sizlerden ülkemize birer alev topu olarak dönmenizi beklerim.”
Şimdi ben bir gazetemizde yayınlanan “Türkiye’nin gururu süper beyinler isimli bir makaleden söz edeceğim”
a) Mardinli Markus Acar’ın Cern’ne uzanan büyük başarısı. 6 dil biliyor, yoksul bir ailenin çocuğu, arkadaşından ödünç aldığı bilgisayarla milli eğitim bakanlığının düzenlediği bilim kampı proje yarışmasında Türkiye üçüncüsü oldu. Şimdi Cenevre’de Nükleer Araştırma Merkezinde çalışmayı düşünüyor
.
b) Ali Sinan Kaya; dünyanın en iyi üniversitesi MIT’de burslu okuyor. “Türkiye’ye olan borcumu ödeyeceğim” diyor.
c) Nil Çakırca; Harvard’da burslu okuyor; “halen ablam da ABD’de Google da çalışıyor. Hedefimiz ileride birlikte Türkiye’ye dönmek ülkemizin ihtiyaçlarına uygun teknolojiler üretmeyi planlıyoruz” diyor.
d) Türk fizik profesörleri Canan Dağdeviren, ABD deki Illinois Üniversitesinde okudu, bitmeyen kalp pilini icat etti. Mete Atatüre; Cambridge’de kuantum fiziği alanında çalıştı. Atomdan 100 kat daha güçlü süper atom elde etmeyi başardı.
Değerli okuyucularım beş hafta devam eden bu yazı dizisini şimdilik burada sonlandırırken yazımın adı M. Kemalin izinden Anadolu’yu yeniden keşfetmek yazısını şimdilik sonlandırıyorum.
Görüşlerini, katkılarını benimle paylaşan herkese çok teşekkürler. Bu arada benim yazılarımda ki hataları sabırla düzelten ve bu yazıları anlamlı resimlerle değerlendiren Sayın Osman Akbaşak arkadaşıma teşekkürlerimi sunarım.
ÇOK ÖNEMLİ NOT: Sayın Osman Akbaşak son yıllardaki yazılarımı topladı. İlgilenen dostlarım şuradan ulaşabilirler:
http://www.osmanakbasak.com/
Konuklarim/Orhan_Ayber/Orhan_Ayber_Yazilar.html |