Deprem uyarıları ve gerçekler
Bugünkü yazımın konusu 17 ağustos depreminin yıldönümü etkinlikleri. Pek çok panel ve sempozyumlarda anıldı, görsel ve yazılı basınımızda yetkili yetkisiz kişilerin gereksiz açıklamalarına tanık olduk.

Aradan bunca yıl geçmesine rağmen toplum olarak gerekli dersi alamadığımız anlaşılıyor. Bu arada şu gerçeği vurgulamalıyım ben 1982-1993 yılları arasında İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şube Başkanlığı görevini yaptım. (O yıllarda Bandırma'dan Alanya'ya kadar olan bölge şubemizin kapsamındaydı. Sonraki yıllarda oralarda da şube kuruldu.)

İnşaat mühendisliği deprem felaketine karşın konuşması gereken ve de depreme dayanıklı yapı yapma eğitimi alan tek meslek dalıdır.

Yazımı Sayın Nilgün Cerrahoglu'nun çok önemsediğim bir makalesinden bir kaç alıntıyla başlamak istiyorum. (İstanbul'un ışıkları sönerken)

Yazar yazısında İstanbul'un prestijli oteli Hilton'dan söz ediyor ve turizmin çöküşünden söz ederken bir İtalyan gazetesindeki bir sözcükten söz ediyor. İstanbul'un ışıkları sönüyor ve ıssızlaşıyor, gerekçe ise (kadınlar için Türkiye'nin dünyanın en tehlikeli 10 yerinden biri olduğu) ülkem için utanç verici. Bu yazının tamamını lütfen okumaya çalışın.

Turizmimize yapılan bu çirkin darbeye ikinci bir darbede bizim sözde deprem bilimcilerimizden geldi. Sadece basına yansıyan manşetlerden yetineceğim.

Celal Şengör (jeoloji mühendisi); "İstanbul'da çok büyük bir deprem olacaktır ve Türkiye bağımsızlığını yitirecektir."

Kandilli rasathanesi; "7,2 büyüklüğünde bir deprem bekliyoruz."

İstanbul büyükşehir belediyesi; "İstanbul depremi sonrası 3-6 metrelik tsunami olacak."

Uzmanların ortak görüşü; "İstanbul depreminde 625.000 kişi ölecektir."

Ağırlığı jeoloji ve jeofizik mühendisi olan meslek sahiplerinin bu beyanatları ile zaten sıkıntıda olan turizmimize verdiğiniz zararın farkında mısınız?

Her meslek gurubu saygıdeğerdir, jeofizik mühendisliği uzmanlık alanı gereği fay hatlarını inceler, jeofizik mühendisleri ise olası bir depremde zeminin nasıl davranacağını çözümler. Ancak her türlü zeminde depreme dayanıklı bina yapmak projelendirmek denetlemek inşaat mühendisinin görev alanına girer.

Son günlerde deprem fobisinin topluluğumuzdaki yan etkilerini inceleyen psikologlar deprem korkusunun yarattığı etkinin toplumsal sağlığımıza olan zararların çok büyük olduğunu göreceklerdir.

O halde son söz depreme dayanıklı yapı stoğunu arttırmak olmalıdır. Bunu yapacak inşaat sektörü için düşünecek bir şey yok. İnşaat sektörümüz dünyanın pek çok yerinde varlığını ve gücünü kanıtlamış durumda.

Tarih Merkel'in bu hatasını affetmeyecektir.
Yazımın uluslararası ilişkiler bölümünde Türkiye ile Almanya arasında artan gerilime öncelik veriyorum tartışmalarda diplomatik nezaketi aşan konuşmalardan söz etmeyeceğim. Ancak şunu not edelim ki bu gerginlik dünyanın geleceğinde çok önemli değişiklere neden olacaktır.  Almanya lideri Merkel'in Türkiye'yi Avrupa birliği ve gümrük birliği konularında engelleme girişimleri

Türkiye'nin rotasını doğuya çevirmesini hızlandıracaktır. Ülkemizin sanayisinin çöküşünde tarımsal üretim kayıplarının oluşmasında gümrük birliği üyeliğimizin katkısı olmuştur. Avrupa birliğinde ise yıllar boyu Avrupa'nın butik ülkelerinin Avusturya gibi Kıbrıs Rum Bölgesi gibi ülkemizin onuru ile oynayan davranışlardan kurtulma şansımız doğdu.

Teşekkürler Almanya teşekkürler Merkel;
Bizi, çöken bir medeniyet Avrupa Birliği, dünyadaki hâkimiyetini kaybeden ABD ve çürüyen bir NATO'dan ülkemizi uzaklaşmasına ve doğuya yönelmesine, dünya dengelerinin değişmelerine sebep olduğu için tarih Merkel'in bu hatasını affetmeyecektir.