13 Aralık 2016
 
İstanbul'da terör ve ABD'li yazara yanıt, Yeni Anayasa, Karadeniz

İstanbul'da terör ve ABD'li yazara yanıt
Bu hafta yazımı çok acı bir günde yazıyorum, takvimler 11 Aralık Pazar gününü gösteriyor ve yine bir terör saldırısı ile sarsıldık. Bütün vatandaşlarımızda derin bir üzüntü var. Ülkemin kuzeyinden güneyine, batısından doğusuna her ilinde TÜRK BAYRAĞI ile teröre meydan okuyan halkımı görüyorum. Ve bir anda öfkenin umuda dönüştüğüne tanık oluyorum...

Bugünkü yazımda ABD'li yeni muhafazakâr yazar (neo con) Michael Rubin'e cevap verecektim; şimdi tam zamanı... "Türkiye'nin bölünmesinin psikolojik aşaması tamamlandı" diyen yazara yanıtım şöyle; "Şimdi gel bu vatana da gör bakalım bu ülkenin ayrışması mümkün mü?"

Bu yazar makalesinin devamında "Kaliforniya'nın Trump'a karşı çıkararak ABD den ayrılmak istediği" haberlerinden hareket ederek kendi ülkesinin bölünemeyeceğini anlatıyor... Bana göre önce "Kara Afrikalıların, İspaniklerin, Meksikalıların tepkilerinden ve bugün Amerika da aç yaşayan 45 milyon insandan" söz etsen daha iyi olur...

Türk parası ile ticaret
Bu arada eski ABD büyükelçisi Eric Edelman da benzer laflar ediyor ve Washington'daki partiler üstü siyaset merkezinde düzenlenen paneldeki konuşmasında "Türkiye'nin kırmızıçizgiyi aştığını ve bir iç savaşa doğru sürüklendiğinden" söz ediyor...

Bu şahıslara ayrı ayrı cevap vermiyorum en güzel yanıtlar Rusya'dan sonra Çin'den geldi... Artık dolarla ticaret yok, TL ile ticarete geçildi... ABD eski günlerinde olsa idi tüm gücü ile bunun hesabını Türkiye'ye sorardı... Geçmişte Irak'a ve Libya'ya yaptığı gibi... Ancak o dönem geçti; artık dünya çok kutuplu; ALIŞIN...

Yeni Anayasa
Bunca yaşamsal gelişme arasında Türkiye'nin gündemi ise yeni Anayasa!!! Madde madde okudum hiç birine katılmıyorum. Sözüm SAYIN BAŞBAKANA; tarihe "İşgal ettiği yüce makamın yok edilmesindeki katkıları" ile yazılacak... Büyük önderimiz ATATÜRK başba- kanlık ve hükümetlerine çok önem verirdi...

Siyasetin ve ülke yönetiminin tek kişiye bırakılma çabalarındaki en önemli katkı yandaş basından geliyor. Bugün Türkiye'nin en kritik durumu Suriye ile ilgili diplomasi ve bu basın halen Suriye deki rejimi suçlamaktadır. Bu rejim BAAS rejimidir Arap milliyetçiliğidir. ABD'nin petrol emperyalizmine karşı kurulan bir cephedir, Arapçada diriliş anlamına gelir ve sosyalist bir partidir. Tüm Arapları bir bayrak altında toplamak amacındadır. Suriye rejimi ve ulusal bütünlüğü ise Rusya'nın, İran'ın ve hatta Çin'in güvencesi altındadır...

Karadeniz
Türk diplomasisinin en zor dönemi... ABD, Montrö sözleşmesinin delinmesi için NATO ülkesi olan Türkiye'yi sıkıştırıyor. Rusya ise bu konuya çok sert karşılık verdi. 9 Kasım'da bir üniversitemizde yapılan Montrö sözleşmesi ile ilgili panelin sonuç bildirisi çok önemli. Ne yazık ki basınımız bu etkinliğe de gereken ilgiyi göstermedi. Karadeniz'in güvenliği Türkiye ve Rusya'nın karşılıklı işbirliği sayesindedir. Bu barış dengesinin bozulması için ABD tarafından yapılan ataklara tanık oluyoruz. Türkiye bu koşullarda çok zor bir diplomasi süreci yaşayacaktır...