Son zamanlarda pek çok yabancı haber kanallarında, Türkiye'nin Musul'da IŞİD'in işgaline karşı kurulan koalisyonda yer alacağı haberleri ile ilgili yetkililerden kamuoyuna açıklanmasını yazmak istiyordum Kerkük'teki gibi oldubitti olmaması için Türk halkının hassasiyetini ifade edecektim.
Ancak birdenbire gerek Başbakanın, gerekse Milli Savunma Bakanımız İsmet Yılmaz'ın beyanları sonucunda şimdilik bu sorularımı erteledim. Ancak kaygılarım hala devam ediyor.
İsmet Yılmaz'ın Irak merkezi hükümetine gidişinin, dış politikamızda olumlu bir değişimin göstergesi olarak yorumluyorum.
Daha bir yıl bile olmadan, enerji bakanımızın Irak sınırlarına sokulmayan uçağı ile ülkesine geri dönmesi ve Irak merkezi hükümetinin, Türk firmalarına ambargo koymasının da ülkemize verdiği ekonomik zararın aşılmasının da giderileceğini umuyorum.
Irak merkezi hükümetini yok sayarak Barzani'nin haksız petrolünün satışına aracı olmak gibi, itibarımızı uluslararası dünyada kaybettirecek girişimlerin olmamasını temenni ediyorum. Bir de Barzani'nin Türk kenti Kerkük'ü, burası bundan sonra Kürt kenti dedikten sonra.
Bu arada Sayın Cumhurbaşkanımızın Suudi Arabistan'da, Mısır'ın ülkemiz için önemine değinen sözlerini de önemsiyorum.
İşte bütün bu gelişmeleri ülkemizin sıfır sorun ile başlattığı ve tüm komşularımızla diplomatik ve ekonomik ilişkilerimizin düzeltme girişimlerinin bir başlangıcı olacağını umut ediyorum. Şimdi sıra artık Suriye'de Baas Rejimi'nin egemen olacağının artık tüm dünyaca kabul ettiği bir dönemde, ilişkileri düzeltmek için gerekli girişimleri bekliyorum.
ÜLKELERLE, ÖZELLİKLE KOMŞU ÜLKELERLE İLİŞKİLER DUYGULARLA DEĞİL, EKONOMİK ÇIKARLARI İLE YAPILANDIRILMASI ESASTIR.
Mısır'daki gelişmeler
Putin’in Mısır ile ilgili anlaşmalarını yakından takip ediyorum.
(Önemli not: Mısır’daki rejim değişikliğini darbe diye nitelendirmeyen ülkelerin başında, ABD, Rusya, ve Çin var.)
Geçtiğimiz günlerde Mısır, Türkiye ile önceden yaptığı Ro-Ro anlaşmasını sona erdirdi. Böylece ülkemizin Afrika’ya ihracatının bir kapısı daha kapandı.
Rusya ise hızla Türkiye’nin kaybettiği boşluğu dolduruyor. Silah anlaşmaları, nükleer tesis anlaşmaları, ve Akdeniz’de ortak askeri tatbikatlar ile ilgili anlaşmalar.
Yunanistan’ın Avrasya hattına yakınlaşması
Çin ile Yunanistan arasındaki ilgili gelişmeleri de yakından takip ediyorum. Ülkemizin Doğu Akdeniz’deki jeopolitiğini ciddiye almamasının bedelini ileride ödeyebiliriz.
(Bir ülkenin jeopolitiği, petrolünden, altın madenlerinden ve diğer varlıklarından çok önemli bir zenginliktir. Sadece kullanmasını bilenler için.)
Garbaçov'dan sonra ikinci uyarı Chomsky "kıyamete 3 dakika var" dedi
ABD'li filozof ve yazar Noam Chomsky, Rusya'nın hiç bir zaman Ukrayna'nın NATO'ya girmesini kabul etmeyeceğini, batının artık anlaması gerektiğini ifade etti. Tek çözümün, Ukrayna'nın tarafsız ülke statüsünün olması ve hiç bir askeri ittifaka dâhil olmaması gerektiğini söyledi. Garbaçov'a verilen sözlerin yerine getirilmediğini, Sovyetler'den dağılan ülkelerin NATO şemsiyesi altına girmeyeceğini göz ardı etmenin çok tehlikeli olduğunu söyledi. (Sputnik News haberi)
|